Günümüzde sıkça kullanılan bu deyim, kimseye belli etmeden yapılan gizli işler için ya da insanları birbirine düşürüp ortalığı karıştıranlar hakkında kullanılır.

Vaktiyle köyün birinde, köylüler nehrin suyunu nöbetleşe kullanarak tarlalarını sularmış. Açılan kanallar sayesinde herkes tarlasını, bostanını sular geçimini ektiği ekinden sağlarmış. Kendini uyanık sanan köylünün biri daha fazla su alabilmek için tarlasında ince ama derin bir kanal açmış. Üstünü çalı çırpı ile kapatıp en üstede saman yığınları koyup açtığı bu gizli kanal ile tarlasını daha fazla sularmış.

Gel zaman git zaman herkese eşit dağılan su aşağı tarlalara inince azalmaya başlamış. Durumdan şüphelenen köylü, belli bir noktadan sonra birden bire azalan suya akıl sır erdirememiş.  Bu durumdan tedirgin olan köylü her tarlaya girip araştırmaya başlamış. Uyanık köylünün tarlasına girdiklerinde, bostan havuzunun dolu durduğu dikkatlerini çekmiş. Havuzun üzerinde ki samana anlam veremeyen köylü samanı eşeleyince uyanık köylünün açtığı kanalı bulmuşlar. Sen misin saman altından su yürüten?

Uyanık köylünün yaptığına, köyün ihtiyar heyeti toplanıp falaka cezası vermişler.

– Saman altından su yürütürsün ha! Al bakalım hak ettin cezayı! diye köy halkınca güzelce falakaya çekilmiş.